25 Mart 2010 Perşembe

Alice Harikalar Diyarında filmini izlemedim.
İzler miyim?
Bilmem, daha aklıma esmedi.
(Aklına esmek.. heh heh)

Alice Harikalar Diyarı da Clementine kadar olmasın pek sıcak bakmadığım eserlerden biridir. Eser diyorum ama edebi saçmalık tarzının en iyi örneklerinden biridir kendisi ( ben söylemedim; tarihe böyle geçmiştir- bakınız: one of the best examples of the "literary nonsense" genre) aklıma eser derim belki. (aklına esmek... heh heh--komik ya bu deyim)

Genç bir arkadaşımızın bir kapıdan girmesi için 15 adet hamur işi yemesine küçüklüğümden beri aklım ermemiştir.
Bir çeşit gerginlik vardır bu hikayeyle aramda.
Küçükken okuduğumdan mıdır nedir; anlamsız sofra diyalogları, domuz bebekler, iskambilden kraliçeler, aklını zamanla bozmuş bir tavşan ve her şeyin ortasında oradan oraya sürüklenen ne yaptığını bilmeyen bir çocuk sıkmıştır canımı.
Sonuç kısmı da tatmin etmez insanı.

"Uyudum..."
"eeee?"
"uyandım işte.
Şöyle tavşan felan gördüm rüyamda."

Kesin felsefi bir yanı vardır, eğiticidir.
belki anlamamam benim aptallığımdır.
bunu da kabul ediyorum.

ama yine de ben pek sevmem bu eseri.



dibi de gördüm notu: günün kelimesi "eser" olsun bugün de.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder